TÜRKMEN MASALI
Bir varmış bir yokmuş
Yalan gerçekten çokmuş
Yalanda bir yalanıydı
Serçede pehlivanıydı
Serçeye vurdular palan
Çektiler kırk yerden kolan
Yalan koyuldu çuvala
Payadıldı ser duvara
Bir bacı-kardeş varmış
Günleri çok çok darmış
İkisi niyet ederler
Başka bir ile giderler
Yolda kardeş sussuz olur
Arar su bir punar bulur
Eğilir içsin o sudan
Bacı bağırır korkudan
Bu akrep suyudu içme
Sakın bacından vazgeçme
İçmez sussuz yola düşer
Sussuzluk bağrın deşer
Bulurlar bir başka pınar
Temiz su olduğun sanar
İster pınar suyun içsin
Sussuzluğa bir yol seçsin
Bacı ona engel durur
İçen bundan yılan olur
Bacının sözüne uyar
Tatlı nazik cana kıyar
Az giderler uz giderler
Dere tepe düz giderler
Varırlar ayrı çeşmeye
Kardeş eğilier içmeye
Bacı atılır yerinden
Bir ah çeker çok derinden
İçersen ceylan olursun
Bacını nasıl korursun
Sussuzluk son haddin bulmuş
Sussuzluktan yüzü solmuş
İçti sudan oldu ceyran
Bacı ona oldu hayran
Yorgun olmuştur yoldan
Kader bu ne gelir elden
Dinlenmek için bacı
Buldular bir dut ağacı
Bacı ağaca tırmandı
Yüregi ceyana yandı
Ulu Tanrıya yalvarır
Tanrı onları kurtarır
Bir avcı belirir hemen
Elinde ok ile kemen
Ceyranı uyumuş görür
Yayına okunu koyar
Bacı yürekten bağırır
Vurma avcıyı çağırır
O benim yiğit kardeşim
Hem kardeşim yoldaşım
Avcı bakar hayran kıza
Seherde parlak yıldıza
Kıza çok yalvarır insin
Şehzadeyem derdin dinsin
İner alır eve onu
Evlenmektir bunun sonu
Kız mutluluğa kavuşur
Ceylanla saray dolaşır
|